1.GİRİŞ
İnşaat taahhüt ve onarım işlerinin
nitelikleri genellikle işi yaptıran işletmeler tarafından
belirlenmektedirler. Bu nedenle yapılan iş, hizmet üretimi olarak kabul
edilmektedir. İşin yapımının uzun sürmesi ve yapılan işin maliyetinin
(harcamaların) yüksek olması nedeniyle de işin kısım kısım teslimini
gündeme getirmektedir. Bu teslim işlemi, işi yapan işletme açısından da,
teslim edilen kısma ait bedeli işi yaptıran kurum ve işletmeden
isteyebilme hakkını vermektedir.
Çalışmamızın konusunu, inşaat taahhüt
işlerinde, işin tamamlanan kısmının parasal olarak bedelini ifade eden
hakedişlerin vergilendirme ve muhasebe işlemleri oluşturmaktadır.
2. HAKEDİŞ
Bir inşaat taahhüt ve onarım işinde, işin
başlamasından o ana kadar yapılan (gerçekleştirilen) kısmına ait
işlemlerin parasal olarak ölçülmesine hakediş denir. Diğer bir ifade ile
hakedişler, müteahhitlerce iş programına uygun olarak yapılan işin ve
işte kullanmak üzere işyerine getirilen malzemenin miktarını, birim
fiyatını, tutarını; hak kazandığı fiyat farkının hesaplanma biçimini ve
tutarını; sözleşme ve yasaların öngördüğü kesintileri gösteren
raporlardır. Hakediş raporları, esas olarak yapılan işin karşılığının iş
yapıldıkça müteahhide ödenmesi amacıyla düzenlenen belgeler olması
nedeniyle, aynı zamanda işin belli bir kısmının yapıldığını
(tamamlandığını) da gös-termektedir.
Hakediş raporları, 4734 sayılı Devlet
İhale Kanunu ve 4735 sayılı kamu ihale sözleşmeleri kanuna göre, yapım
işlerinin yürütülmesindeki genel esasları belirleyen Yapım işleri genel
şartnamesine göre, geçici ve kesin hakediş raporu olmak üzere iki çeşit
hakediş raporu söz konusudur.
a. Geçici Hakediş Raporu.
Genellikle ayda bir düzenlenir ve
müteahhitlerin o ay içinde yaptıkları işin karşılığını belirtir. Yapım
işleri genel şartnamesinin 40’ıncı maddesine göre; Yüklenicinin yaptığı
işler ile İnşaat bünyesinde kullanılacak malzemenin, müteahhit
tarafından şantiyeye getirilerek, usulüne uygun olarak depo edilmesini
ifade eden ihzarattan doğan alacakları, metrajlara göre hesaplanarak
sözleşme hükümleri uyarınca kesin ödeme niteliğinde olmamak ve
kazanılmış hak sayılmamak üzere geçici hakediş raporları ile ödenir.
Metrajlar, yeşil defter ve eklerinde gösterilir. Yüklenici, idarenin
isteği halinde, kesin hesapları da yapı denetim görevlisinin denetimi
altında işe paralel olarak yürütmek zorundadır. Geçici hakediş
raporlarının düzenlenmesinde, bitmiş iş kısımları için kesin metrajdaki
miktarlar dikkate alınır.
Her hakediş tutarından, bir evvelki
hakediş tutarı çıkarıldıktan sonra kalan miktara idarece ilgili mevzuata
göre hesaplanacak Katma Değer Vergisi eklendikten sonra bulunan
miktardan sözleşmede yazılı kesintiler, varsa yüklenicinin idareye olan
borçları ve cezalar ile kanunen alınması gereken vergiler kesilir.
b. Kesin Hakediş Raporu
İş bitirildikten sonra çıkarılacak kesin
hesaba dayalı olarak düzenlen hakediş raporuna kesin hakediş raporu
denir. Kesin hakediş raporunun düzenlenmesinde geçici hakediş
raporlarındaki rakamlara itibar edilmez ve kesin metraj ve hesaplar
sonucunda bulunan miktarlar esas alınır. Hesap kesme işleminde,
gerçekleştirilen bütün işlerin kesin hak-ediş raporuna geçirilen
bedelinden iş sırasında geçici hakediş raporları ile ödenen miktarlar
düşülür. Daha son-ra geçici hakediş ödeme usulleri çerçevesinde,
hakedişe yapılan ek ve kesintilerden sonra kalan tutar
yükleniciye(müteahhide) ödenir.
Diğer taraftan hakediş (raporları)
belgesi, Vergi Usul Kanununa göre düzenlenen bir belge türü
olmadığından, hakediş belgesi düzenlenen işlerde, ayrıca 7 gün
içerisinde fatura düzenlenmesi gerekmektedir(Şenlik 2011,7-9).
3. HAKEDİŞLERDE GELİR/ KURUMLAR VERGİSİ KESİNTİSİ
İnşaat taahhüt ve onarım işinin
ta-mamlanan kısımları için alınan hak-edişlerin vergi kesintisine tabi
olup olmaması açısından, yapılan inşaat taahhüt ve onarım işinin, Aylara
Yaygın veya Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım İşi olması durumuna
göre değişmektedir.
Aynı takvim yılında başlanılıp
tamamlanan ve Aylara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım işi olarak ifade
edilen inşaat taahhüt ve onarım işleri, Gelir Vergisi Kanununun 42.
maddesindeki özel vergilendirme sistemi kapsamında olmayıp, genel
vergilendirme rejimine tabi olması nedeniyle aylara yaygın inşaat
taahhüt ve onarım işi nedeniyle alınan hakedişlerden Gelir/Kurumlar
Vergisi kesintisi yapılmaz.
İnşaat – taahhüt ve onarım işinin
süresi 1 takvim yılından fazla ise, yıllara yaygın inşaat taahhüt ve
onarım işi olarak ifade edilir. Ancak, bir inşaat taahhüt ve onarım
işinin, yıllara yaygın (sari) inşaat işi olarak kabul edilmesi ve Gelir
Vergisi Kanunun 42. madde kapsamında özel vergilendirme sistemine tabi
olması için;
a) Faaliyet konusunun inşaat ve onarım işi olması,
b) İnşaat ve onarım işinin birden fazla takvim yılına sirayet etmesi,
c) İnşaat ve onarım işinin resmi veya özel taahhütlere bağlı olarak yapılması gerekmektedir.
Gelir vergisi kanunu 94 maddesi ve 5520 sayılı Yeni Kurumlar Vergisi kanunun 15 Maddesi gereği mükellefler,
Nakden
Hesaben
Avans olarak, yaptıkları ödeme-lerden vergi kesintisi yapmak zorundadırlar.
Gelir vergisi kanununun 42. Maddesi
hükmüne göre, yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde, kar zarar işin
bittiği yıl tespit olunmakta ve bitimi izleyen yılın ilgili ayında
ta-mamı o yılın geliri olarak beyan edil-mektedir. Uzun süre belli bir
yü-kümlü grubundan vergi alınmama-sı, verginin mali amacı ve genellik
ilkesi ile bağdaşmayacağı gibi, işin bitiminde yapılacak toplu ödeme,
yükümlü yönünden de zor olacaktır. Bu görüşten hareketle, hem de
vergi-lendirmedeki gecikmeyi telafi etmek amacıyla yıllara yaygın inşaat
ve onarma işlerinde vergi kesintisi esası kabul edilmiştir (Doğrusöz
1994, 102).
Gelir vergisi kanununun 94/3
maddesinde, 42. madde kapsamına giren işler dolayısıyla bu işleri
yapanlara (kurumlar dahil) ödenen istihkak (hakediş) bedellerinden gelir
vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır. Yasa maddesinde
belirtildiği üzere vergi tevkifatının matrahı istihkak bedelleridir
(Alptürk 1997, 100-104).
Ayrıca 5520 sayılı Yeni Kurumlar
vergisi kanunun 15 maddesi a) bendine göre, “Gelir Vergisi Kanununda
belirtilen esaslara göre birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve
onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan
hakediş ödemeleri” üzerinden vergi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.
Vergi Kesintisi oranı 20.12.2006 tarih ve 2006/11449 sayılı bakanlar kurulu kararı gereği % 3 olarak uygulanmaktadır.
Yıllara yaygın inşaat ve onarma
işlerinde bazen hakediş düzenlen-mesi ve alımı uzun zaman
alabilmektedir. Bu tür durumlarda hak-edişlerden mahsup edilmek üzere
avans adı altında ödemeler yapı-labilmektedir.
Avans adı altında yapılan bu ödemeler de % 3 vergi kesintisine tabidir.
Aylara yaygın olan İnşaat taahhüt
işinin, yapılan sözleşmeye göre başladığı takvim yılı bitmesi
gerekirken, herhangi bir sebeple bitmeyerek ertesi takvim yılına sirayet
etmesi durumunda, işin yıllara yaygın inşaat ve onarım işi niteliği
taşıması nedeniyle, söz konusu inşaat ve onarma işinin izleyen takvim
yılında da devam etmesi konusunda bir sözleşme varsa, bu sözleşme
tarihinden itibaren, böyle bir sözleşme yoksa ertesi takvim yılı
başından itibaren ödenecek hakediş (istihkak) bedelleri üzerinden,
önceden ödenmiş istihkaklarla ilgilendirilmeksizin tevkifat yapılır
(Uğur 1994,104-106).
Ancak sonradan yıllara yaygın inşaat
işi kapsamına giren işin yıllara yaygın duruma geldiği yılı izleyen,
yılın başından itibaren vergi kesintisi yapılması için, sözleşmede işe
başlama ve bitirme tarihlerinin yazılması ve süre uzatımına dair
hükümlerin bulunması gerekmektedir. Sözleşmede bu şekilde hükümlerin
bulunmaması durumunda önceki dönemler içinde vergi tevkifatı yapılması
gerektiği, İstanbul Vergi Dairesi başkanlığının 23.01.2006 tarih ve
B.07.1.GİB.4.34./GVK-94/3-12216 sayılı özelgesinde belirtilmiştir.
(Şenlik 2011,74).
Diğer taraftan vergi kesintisi açısından
dikkat edilmesi gereken bir başka husus ise müteahhit veya taşeronlar
tarafından alınan hakediş-lerin, kimden alındığının önemi yok-tur.
Hakedişler ister kamu kurumuna karşı üstlenilen ister özel sektör
kuruluşuna karşı üstlenilen inşaat taahhüt ve onarım işi nedeniyle
alınsın, iş yıllara yaygın inşaat işi niteliğinde ise, Gelir/Kurumlar
vergisi kesintisine tabidir.
4. HAKEDİŞLERDE KDV
3065 sayılı Katma Değer Vergisi
Kanunu’nun 10.maddesinin © bendinde, kısım kısım mal teslimi ve hizmet
yapılmasının mutad olduğu veya bu hususlarda mutabık kılınan hallerde
vergiyi doğuran olayın, her bir kısmın teslimi veya her bir kısım
hizmetin yapılması ile meydana geleceği kabul edilmiştir. Aylara ve
Yıllara yaygın inşaat faaliyeti yapan işletmelerin yaptıkları işler için
hakediş raporları düzenlemeleri ve kamu ihale Kanunu’na göre ihale
usulüyle yapılan işlerde, müteahhidin yaptığı işlerden doğan alacakları,
yapılan iş göz önüne alınarak hesaplanmakta veya kesin ödeme
niteliğinde olmamak üzere belirli aralıklarla düzenlenen geçici hak ediş
raporlarına dayanılarak ödenmektedir. Dolayısıyla inşaat ve taahhüt
işlerinde Katma Değer Vergisi açısından vergiyi doğuran olay hakediş
nedeniyle meydana gelmektedir. Ancak kamu idarelerine karşı üstlenilen
işlerde hakedişler hazırlandık-tan sonra, müteahhit ile işveren idare
tarafından imzalanması, onaylanması ve ödenmesi belli zaman aralığında
gerçekleşmekte, dolayısıyla vergiyi doğuran olayın ne zaman meydana
geleceği sorunu ile karşılaşmaktayız.
Danıştay 11. Dairesi verdiği bir
kararda, geçici hakediş raporunda tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar
yetkili makamlar tarafından düzeltme yapılabilir, yapılan iş için ne
kadar ödeme yapılacağı dolayısıyla da teslim edilen mal veya hizmetin
bedeli ancak, ita amirince tahakkukun yapılması, verile emrinin
düzenlenmesi ile belli olmaktadır, gerekçesi ile “İnşaat ve taahhüt
işlerinde vergiyi doğuran olayın, hakediş raporunun onaylanmasından
sonra ita amirince tahakkukun yapıldığı tarih” olduğunu kabul etmiş
bulunmaktadır (E. No: 1999/2456, K. No: 1999/3571). Aynı şekilde
Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 19.06.1998 tarih ve E.
No:1996/370, K. No: 1998/118 sayılı Kararında; “İnşaat işlerinde KDV
yönünden vergiyi doğuran olayın tahakkuk müzekkeresi ve verile emrinin
düzenlendiği tarihte meydana geldiği…” belirtilmektedir.
Vergi idaresi ise, inşaat taahhüt
iş-lerinde vergiyi doğuran olayın, hak-ediş belgelerinin düzenlenip,
ihale makamınca (idarece) onaylanması ile meydana geldiği görüşündedir.
Maliye Bakanlığının 15.12.1998 tarih ve 2601010 sayılı; 03.02.1993 tarih
ve 28041 sayılı Özelgesine göre; verginin hesaplanması için kesin
kabulün yapılması şart değildir. Onay tarihindeki vergi oranı üzerinden
KDV hesaplanması ve genel hükümler çerçevesinde beyan edilmesi
gerekmektedir. İnşaat taahhüt ve onarım işi yapan işletmelerinin
yaptıkları iş Hizmet üretimi olması dolayısı ile üstlenmiş oldukları
işlerin teslimleri sırasında hesaplayacakları KDV nin oranı % 18 dir.
Diğer taraftan dikkat edilmesi gereken
bir başka husus da inşaat taahhüt ve onarım işlerinde KDV tevkifatıdır.
89, 91 ve 99 seri no.lu KDV genel tebliği gereği inşaat taahhüt ve
onarım işlerinde KDV tev-kifatı sözkonusudur. Buna göre birbirleriyle
yaptıkları işlemler hariç olmak üzere inşaat taahhüt işi yaptıran;
Genel ve katma bütçeli daireler,
İl özel idareleri,
Belediyeler,
Köyler,
Bunların teşkil ettikleri birlikler,
Vakıflar tarafından kurulanlar hariç, diğer tüm üniversiteler,
Döner sermayeli kuruluşlar,
Kanunla kurulmuş kamu kurum ve kuruluşları,
Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
Kanunla kurulan veya tüzel ki-şiliği haiz emekli ve yardım san-dıkları,
Bankalar,
Sermayelerinin % 51 veya daha fazlası kamuya ait olan işletmeler,
Özelleştirme kapsamında bulu-nan kuruluşlar.
Hisse senetleri İMKB’ye kote edilmiş şirketler,
Yaptırdıkları inşaat taahhüt işleri
nedeniyle ödeyecekleri hakediş bedeli üzerinden hesaplanan %18 KDV’nin
1/6 sını tevkif ederek, sorumlu sıfatıyla 2 No’lu KDV beyannamesi ile
beyan edip ödeyeceklerdir.
Ayrıca, tevkifat yapma sorumluluğu
bulunan kurum ve kuruluşlara karşı üstlenilmiş inşaat taahhüt işleri
tamamen veya kısmen alt yüklenicilere (Taşeronlara) veya daha alt
yüklenicilere devredilmiş ise, işi devreden yüklenicinin de 89 ve 91
nolu tebliğdeki esaslar çerçevesinde tevkifat yapması gerekmektedir.
Örneğin bir kamu kurumuna ait bina yapımını üstlenmiş müteahhit X
işletmesi, bu işin bir kısmını taşeron Y işletmesine yaptırması
durumunda taşeronun yaptığı iş için müteahhit X tevkifat yapacak ve 2
No.lu KDV Beyannamesi ile sorumlu sıfatıyla beyan edecektir. Taşeron Y
işletmesi üstlenmiş olduğu işin bir kısmını Taşeron Z işletmesine
yaptırması durumunda, Taşeron Y işletmesi de Taşeron Z işletmesine
yapacağı ödemelerden tevkifat yapmak ve No.lu KDV Beyannamesi ile
sorumlu sıfatıyla beyan etmek zorundadır( Şenlik 2010 ).
5. HAKEDİŞLERDE DAMGA VERGİSİ
Hakedişlerin damga vergisi yükümlülüğü
karşısındaki durumunu tespit için 4, 10,11 ve 30 Seri Nolu Damga Vergisi
Genel Tebliğlerinde de gerekli açıklamalar yapılmıştır. Buna göre
1 Hakediş ödemesinin avans öde-me
mahiyetinde olması halinde, hakediş bedeli binde 8,25 oranında damga
vergisi kesintisine tabi tutu-lacaktır. (Kanuna ekli II numaralı tabloda
yazılı olan istisnalar hariç). Hakediş ödemesinin avans mahi-yette olup
olmadığı konusunda bir tereddüt varsa; düzenlenmiş sözleş-me
hükümlerinin ve hakedişin mahiyetinin birlikte dikkate alınması gerekir.
2. Resmi daireler tarafından mal ve
hizmet alımı (ihale vb.) sebebiyle ve sırasında, düzenlenen hakedişlere
istinaden yapılacak ödemeler istih-kaktan kesinti suretiyle binde 8,25
oranında damga vergisine tabidir. (Kanuna ekli II numaralı tabloda
ya-zılı olan istisnalar hariç). Söz konusu hakediş ve ödemelerin damga
ver-gisine tabi tutulması bakımından; ödemenin avans veya kesin ödeme
olup olmaması önemli değildir. Öde-me kesin ödeme olsa dahi damga
vergisi kesintisi yapılır.
3. Hakediş ödemesinin hem avans, hem de
resmi daireler tarafından mal ve hizmet alımı (ihale) sebebiyle
düzenlenmiş olması halinde, sadece binde 8,25 oranında damga vergisi
kesintisi yapılır.
4. Geçici hakediş, kesin hakediş
uygulamasında ise, geçici hakediş ödemeleri avans niteliğinde ödeme
olduğundan dolayı damga vergisine tabidir. Geçici hakediş ödemeleri
üzerinden yapılmış olan damga ver-gisi kesintilerinin kesin hakediş
üze-rinden yapılacak olan damga vergisi üzerinden mahsup edileceği
tabiidir.
5. Hakediş bedelleri üzerinden
is-tihkaktan kesinti suretiyle damga vergisi ödemelerinde, 30 Seri
Nu-maralı Damga Vergisi Tebliği gere-ğince, kesilecek olan damga vergisi
matrahına KDV dahil değildir.
6. Hakediş ödemesinin kesin ödeme
niteliğinde olması halinde, (örneğin; özel sektörün, müteahhit veya
taşeron firmaya iş yaptırması, sözleşmede hakediş düzenleneceğine
ilişkin hükümler bulunması durumu) hakediş faturada yazılı işin
içeriğini açıklar nitelikte bir belge olacağından damga vergisine tabi
değildir. Diğer bir ifade ile resmi daireler dışında kalan gerçek ve
tüzel kişilerce yaptırılan inşaat tahhüt ve onarım işlerine ilişkin
(hakediş ödemesi) ödemeler damga vergisine tabi değildir (Şenlik
2011,94).
6. HAKEDİŞLERİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
A. Aylara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım İşleri
Aylara yaygın inşaat taahhüt ve onarım
işleri nedeniyle alınan hak-edişler nedeniyle elde edilen hasılatlar ise
doğrudan 600. YURTİÇİ SATIŞLAR hesabına kaydedilir ve dönem sonunda da
690. DÖNEM KA-RI VEYA ZARARI Hesabına aktarılır. Örnek. Z. İnşaat A:Ş
Aylara yaygın Belediye Binası İnşaat ve Onarım işinden 2 Nolu Hakediş
olarak 30.000,00 TL alınmıştır. İş Kamu Kurumu olan Belediyeye ait
olması nedeniyle 1/6 KDV tevkifatı yapılmıştır. Ayrıca Binde 8,25 Damga
Vergisi Kesintisi yapılmıştır. Z İşletmesi faturayı aşağıdaki şekilde
düzenlemiştir.
2.NOLU HAKEDİŞ BEDELİ 30.000,00
Binde 8.25 DV 247,50
KESİNTİLER TOPLAMI 247,50
NET TUTAR 29.752,50
% 18 KDV 5.400,00
1/6 KDV Tevkifatı. 900,00
HESAPLANAN. KDV.(5/6) 4.500,00 (Tahsil Edilecek KDV)
TOPLAM TUTAR 34.252,50
————————– / ————————–
100 KASA HESABI 34.252,50
740 HİZMET ÜRETİM MALİYETİ HS. 247,50
20 BEl. BİNASI İNŞAAT ve ONARIMI
5 Vergi Resim ve Harçlar
501 Damga Vergisi 247,50
600 YURTİÇİ SATIŞLAR HS 30.000,00
20 Bel .Binası İnş. Onarım İşi Gelirleri
002. 2 Nolu Hakediş Geliri
391 HESAPLANAN KDV. HS. 4.500,00
01 Mal ve Hiz.Tes.KDV 04 % 18(5/6) Hes.KDV
Belediye binası inşaat ve onarımı 2 nolu hakediş alımı
————————– / ————————–
KDV tevkifatları istenir ise Nazım Hesaplarda izlenebilir.
————————– / ————————–
980 KDV TEVKİFATLARI HS. 900,00
01 Belediye Binası inşaat ve Onarımı 1/6 KDV Tevkifatı
981 KDV TEVKİFATLARI KARŞILIĞI HS. 900,00
01 Belediye Binası inşaat ve Onarımı 1/6 KDV Tevkifatı Karş
1/6 KDV tevkifatı nın izlenmesi
————————– / ————————–
B. Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt ve Onarım İşleri
Yıllara yaygın inşaat taahhüt
faaliyetinde bulunan işletmelerin bu işlere ait almış oldukları hakediş
bedelleri, bu işlerin hasılatını oluşturması nedeniyle işin bitimine
kadar 350-357- Yıllara Yaygın İnşaat Ve Onarım Hakediş Bedelleri
Hesabında izlenir. İşin tamamlandığı yıl 600.Yurtiçi Satışlar Hesabına
devredilir.
Örnek:Yıllara yaygın inşaat taahhüt
faaliyetinde bulunan Yapı A.Ş. yapımını üstlendiği Milli Eğitim
Bakanlığı Okul inşaatı işinden dolayı 20.04.2010 tarihinde 20.000 TL.
tutarlı 1 no’lu hakediş düzenlemiştir. Bu hakedişle ilgili olarak
düzenlenen fatura ise aşağıdaki gibidir.
1.NOLU HAKEDİŞ BEDELİ 20.000,00
% 3 Stopaj 600,00
Binde 8.25 DV 165,00
KESİNTİLER TOPLAMI 765,00
NET TUTAR 19.235,00
% 18 KDV 3.600,00
1/6 KDV Tevkifatı. 600,00
HESAPLANAN. KDV. (5/6) 3.000,00 (Tahsil Edilecek KDV)
TOPLAM TUTAR 22.235,00
————————– 20.04.2010 ———————
100 KASA HESABI 22.235,00
295 PEŞİN ÖD. VERGİ VE FONLAR HS 600,00
740 HİZMET ÜRETİM MALİY. HS. 165,00
10 OKUL İNŞAATI
5 Vergi Resim ve Harçlar
501 Damga Vergisi : 150,00
351 YIL.YAY.OKUL İNŞAATI HAKEDİŞ BED. HS 20.000,00
391 HESAPLANAN KDV. HS. 3.000,00
01 Mal ve Hiz.Tes.KDV 04 % 18(5/6) Hes.KDV
Okul inşaatı 1 nolu hakediş alımı
——————————– 20.04.2010 ——————–
980 KDV TEVKİFATLARI HS. 600,00
01 Okul inşaatı 1/6 KDV Tevkifatı
981 KDV TEVKİFATLARI KARŞILIĞI HS. 600,00
01 Okul inşaatı 1/6 KDV Tevkifatı Karş. 1/6 KDV tevkifanının izlenmesi
———————————– / ————————-
Eğitim Bakanlığı Okul inşaatı 2011 yılında tamamlanmış ve ilgili hakediş hesabı aşağıdaki gibidir.
351. YIL.YAY.OKUL İNŞAATI HAKEDİŞ BED. HS = 1.900.000,00
——————————– 31.12.2011 ———————
351 YIL.YAY. OKUL İNŞAATI HAKEDİŞ BED. HS 1.900.000,00
01. 1 Nolu Hakediş . 20.000,00
02. 2 Nolu Hakediş . 880.000,00
03. 3 Nolu Hakediş .1.000.000,00
600. YURTİÇİ SATIŞLAR HS 1.900.000,00
01. Fabrika Binası Hakedişleri
İnşaatın tamamlanması nedeniyle hakedişlerin Hasılat hesabına devri
————————— / ———————-
7.SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
İnşaat taahhüt ve onarım işlerinde
genellikle yapılacak işin nitelikleri işi yaptıran tarafından
belirlenmesi nedeniyle yapılan iş hizmet işidir.
Bir inşaat taahhüt ve onarım işinde
işin başlamasından o ana kadar yapılan (gerçekleştirilen) kısmına ait
işlemlerin parasal olarak ölçülmesini ifade eden hakedişlerden % 3
Gelir/ Kurumlar vergisi kesintisi yapılması için inşaat taahhüt ve
onarım işinin, yıllara yaygın inşaat taahhüt işi olması gerekir. Aylara
yaygın inşaat taahhüt ve onarım işleri genel vergilendirme sistemine
tabi olması nedeniyle bu işlerde % 3 Gelir / Kurumlar vergisi kesintisi
yapılmamaktadır.
İnşaat taahhüt ve onarım işi hizmet işi
olması nedeniyle hakedişler %18 KDV ‘ye tabi olup,inşaat taahhüt ve
onarım işleri 89 ve 91 seri no.lu KDV genel tebliğlerinde belirtilen
kurum ve kuruluşlara karşı üstlenilmiş ise, bu kurum ve kuruluşlar,
yaptırdıkları inşaat taahhüt işleri nedeniyle ödeyecekleri hak-ediş
bedeli üzerinden hesaplanan %18 KDV’nin 1/6 sını tevkif ederek, sorumlu
sıfatıyla 2 No’lu KDV beyannamesi ile beyan edip ödeyeceklerdir.
Diğer taraftan hakedişler, resmi
dairelerin hizmet alımı nedeniyle düzenlenmiş ise binde 8,25 oranında
damga vergisine tabidir. Resmi daireler dışında kalan gerçek ve tüzel
kişilerce yaptırılan inşaat taahhüt ve onarım işlerine ilişkin (hakediş
ödemesi) ödemeler damga vergisine tabi değildir.
KAYNAKÇA
Alptürk,E. 1997. “Yıllara Yaygın İnşaat
ve Onarma İşlerinde Vergi Kesintilerinin İade/Mahsubuna İlişkin
Uygulamadaki Bazı Sorunları.” Vergi Sorunları Dergisi Sayı 101.
Doğrusöz, A.B.1994. Türk Vergi Sisteminde Kaynakta Vergilendirme “Stopaj”.
İstanbul: İ.S.M.M.O. Yay. No.3
Şenlik, M. 2011. İnşaat Muhasebesi. Ankara: Maliye ve Hukuk Yayınları Yay.No.100
Şenlik, M. 2010. ”Taşeronlara Yaptırılan İnşaat İşlerinde Vergi ve Muhasebe” Yaklaşım Dergisi ( E – Yaklaşım ) Sayı: 216
Uğur, O.1994. “Birden Fazla Takvim Yılına
Sirayet Eden İnşaat ve Onarma işlerinde Vergi Tevkifatına İlişkin Bir
Sorun” Vergi Dünyası Dergisi. Sayı:159.
Mehmet ŞENLİK
Ditaloğ Dergisi Süryay Sürekli Yayınlar Ticaret ve Sanayi AŞ
kaynak: http://www.huseyinust.com/Thread-Insaat-Taahhut-Islerinde-Hakedisler
30 Mayıs 2012 Çarşamba
İstifa eden işçinin kıdem tazminatı hakları
İŞVEREN tarafından işçi; sağlık
sebepleri, zorlayıcı sebepler, işçinin göz altına alınması,
tutuklanması, askere gitme, emeklilik hakkı kazanma, kadın işçinin
evlenmesi, işçinin ölümü gibi sebeplerle işten çıkarılırsa, kıdem
tazminatı alabilir.
İşçi, ikramiyenin kaldırılması,
maaşının işveren tarafından geç ödenmesi, ücretsiz izne çıkarılması, iş
konumunun değiştirilmesi, yol, yemek ve yakacak yardımı gibi sosyal
haklarının kaldırılması durumunda işten ayrılırsa, yani işinden istifa
ederse, bu durumlarda işverenden kıdem tazminatı alabilmektedir. Normal
şartlarda işyerinden kendi rızasıyla ayrılan işçiye kıdem tazminatı
ödenmezken, üstte belirttiğimiz durumlara maruz kalan işçi işinden
ayrılırsa, kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir.
.
Bu gibi, durumlarda kendince geçerli ve haklı bir sebeple işinden ayrılan işçi, işten ayrılış dilekçesini (istifa dilekçesi) işverene verirken “istifa ediyorum” şeklinde değil, “iş akdimi tek taraflı olarak fesh ediyorum” ifadesini kullanmalı ve bu ifade ile dilekçesini bitirmelidir.
Bu gibi, durumlarda kendince geçerli ve haklı bir sebeple işinden ayrılan işçi, işten ayrılış dilekçesini (istifa dilekçesi) işverene verirken “istifa ediyorum” şeklinde değil, “iş akdimi tek taraflı olarak fesh ediyorum” ifadesini kullanmalı ve bu ifade ile dilekçesini bitirmelidir.
BAĞ-KUR HİZMET SÜRELERİNİZİ İPTAL ETTİREMEZSİNİZ
SORU: 15.09.2004-20.07.2006 tarihleri arasında vergi mükellefiyet kaydından dolayı Bağ-Kur’lu sayılmışım. Bundan dolayı tarafıma 8.000 TL’ye yakın prim borcu çıkarmışlar. Ben SSK şartlarında emekli olmak istiyorum. SSK şartlarında prim ödeme gün sayım tamam, yalnızca yaşımın dolmasını bekliyorum. Bu yüzden Bağ-Kur hizmetlerimin bana bir gereği yok. Söz konusu Bağ-Kur hizmetlerimi iptal ettirip, prim borçlarından kurtulabilir miyim?
Ali Şahlı – Ankara
SORU: 15.09.2004-20.07.2006 tarihleri arasında vergi mükellefiyet kaydından dolayı Bağ-Kur’lu sayılmışım. Bundan dolayı tarafıma 8.000 TL’ye yakın prim borcu çıkarmışlar. Ben SSK şartlarında emekli olmak istiyorum. SSK şartlarında prim ödeme gün sayım tamam, yalnızca yaşımın dolmasını bekliyorum. Bu yüzden Bağ-Kur hizmetlerimin bana bir gereği yok. Söz konusu Bağ-Kur hizmetlerimi iptal ettirip, prim borçlarından kurtulabilir miyim?
Ali Şahlı – Ankara
CEVAP: 2004 ve 2006
yılları arasında vergi mükellefiyet kaydından dolayı oluşturulan Bağ-Kur
sigortalılık süreleriniz zorunlu bir sigortalılık türüdür. Yani, siz
istemeseniz bile vergi mükellefi olduğunuz sürece zorunlu olarak Bağ-Kur
kapsamında sigortalı sayılırsınız. Bu sebeple, bahse konu Bağ-Kur
hizmetleriniz iptal ettiremezsiniz. Bu sürelerin prim borçlarını da
ödemek zorundasınız.
YENİ İŞ GÜVENLİĞİ YASASINDA 50 İŞÇİ SINIRI KALDIRILDI
Yılardır yönetmelik ve tebliğ gibi ikincil mevzuatlarla yürütülen iş güvenliği hayatımız nihayet bir yasa ile yürütülmeye başlayacak. İş güvenliği yasasında temel anlamda daha önce uygulamada olan mevzuatlardan çok farklı bir düzenleme yok. Bu yasa ile iş güvenliği hayatımıza getirilen en önemli yenilik ve değişiklik, şu anki uygulamada sanayiden sayılan ve 50’den fazla işçi çalıştıran işverenler iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırmak zorunda. İsteyen işveren bu hizmetleri dışarıdan da alabiliyor. Fakat yeni iş güvenliği yasasına göre, 50 işçi sınırı kaldırılıyor ve bütün işyerleri için iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi zorunlu hale geliyor. Yani üç işçi çalıştıran bir işyeri dahi bir iş güvenliği uzmanı ile işyeri hekiminden hizmet almak zorunda olacak.
Yılardır yönetmelik ve tebliğ gibi ikincil mevzuatlarla yürütülen iş güvenliği hayatımız nihayet bir yasa ile yürütülmeye başlayacak. İş güvenliği yasasında temel anlamda daha önce uygulamada olan mevzuatlardan çok farklı bir düzenleme yok. Bu yasa ile iş güvenliği hayatımıza getirilen en önemli yenilik ve değişiklik, şu anki uygulamada sanayiden sayılan ve 50’den fazla işçi çalıştıran işverenler iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırmak zorunda. İsteyen işveren bu hizmetleri dışarıdan da alabiliyor. Fakat yeni iş güvenliği yasasına göre, 50 işçi sınırı kaldırılıyor ve bütün işyerleri için iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi zorunlu hale geliyor. Yani üç işçi çalıştıran bir işyeri dahi bir iş güvenliği uzmanı ile işyeri hekiminden hizmet almak zorunda olacak.
ZİRAAT ODASI KAYDI OLMAYAN TARIM BAĞ-KUR’LUSU OLAMAZ
SORU: İzmir ilinde beş dönümlük bir bağ aldım. Bağın tapusu eşimin üzerine kayıtlı. Eşimi yeni satın aldığım bu bağ üzerinden tarım Bağ-Kur sigortalısı (tarım 4/b sigortalısı) yapmak istiyorum. Bu konuda bana nasıl yardımcı olabilirsiniz? Ekrem HANLI / İzmir
SORU: İzmir ilinde beş dönümlük bir bağ aldım. Bağın tapusu eşimin üzerine kayıtlı. Eşimi yeni satın aldığım bu bağ üzerinden tarım Bağ-Kur sigortalısı (tarım 4/b sigortalısı) yapmak istiyorum. Bu konuda bana nasıl yardımcı olabilirsiniz? Ekrem HANLI / İzmir
CEVAP: 2008 yılında
yürürlüğe giren 5510 sayılı sosyal güvenlik reform yasasına göre, 5510
sayılı yasa kapsamında tarım 4/b sigortalısı (tarım Bağ-Kur’lusu)
olabilmek için, ziraat odalarına kayıt olmak zorunluluğu getirildi. Bu
sebeple, yeni satın aldığınız bağın tapusu sizin eşinizin tarım
Bağ-Kur’lusu olmasına yeterli olmaz. En kısa zamanda, bağa ait tapu
kaydını bulunduğunuz yerdeki ziraat odası götürüp, odaya kaydolun. Odaya
kayıt tarihinizden itibaren eşinizin tarım Bağ-Kur’u otomatikman
başlatılacaktır.
Ahmet ARICAN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)